Türkiye
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Türkiye Cumhuriyeti | |||||||
|
|||||||
Resmî dil | Türkçe | ||||||
Başkent | Ankara | ||||||
Nüfusu 1 milyonun üzerinde olan kent merkezleri | İstanbul (12,5 milyon), Ankara (5 milyon), İzmir (3,5 milyon), Bursa (2 milyon), Adana (1,5 milyon), Konya (1,5 milyon), Mersin (1,25 milyon), Antalya (1,25 milyon) | ||||||
Devlet şekli | Cumhuriyet | ||||||
Yönetim biçimi | Parlamenter demokrasi | ||||||
Kurucusu | Mustafa Kemal Atatürk | ||||||
Cumhurbaşkanı | Ahmet Necdet Sezer | ||||||
Başbakan | Recep Tayyip Erdoğan | ||||||
Yüzölçümü | İzdüşüm alanı (harita üzerinde) 779.452 km² ; gerçek alanı 814.578 km² . Dünya yüzeyinin %1,3'ünü kaplar, en geniş 36. ülkedir. |
||||||
Nüfus | 74.600.000 (2006)=en son işlem= En kalabalık 14. ülke |
||||||
Nüfus yoğunluğu | 99,7 kişi/km² | ||||||
Ulusal günler | 23 Nisan: TBMM'nin açılışı (1920) 19 Mayıs: Kurtuluş Savaşı'nın başlaması (1919) 30 Ağustos: Kurtuluş Savaşı'nın kazanılması (1922) 29 Ekim: Cumhuriyetin ilanı (1923) |
||||||
Millî gelir (GSMH) | 363,6 milyar ABD Doları (2005) En zengin 19. ülke 661,6 milyar ABD Doları (2005) Satın Alma Gücü Paritesine Göre En zengin 16. ülke |
||||||
Kişi başına düşen millî gelir | 4,710 ABD Doları (2005) En müreffeh 63. ülke 8.400 ABD Doları (2005) Satın Alma Gücü Paritesine Göre |
||||||
Para birimi | Yeni Türk Lirası (YTL)1 | ||||||
Saat dilimi - Yaz saati |
EET (UTC+2) EEST (UTC+3) |
||||||
Ulusal marş | İstiklâl Marşı | ||||||
Ulusal renkler | Kırmızı ve beyaz | ||||||
İnternet alan adı | .tr | ||||||
Telefon kodu | +90 | ||||||
1 1 Ocak 2005'ten itibaren Yeni Türk Lirası; eski birim Türk Lirası. |
Türkiye, resmî adıyla Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Yarımkürede, Avrupa ve Asya kıtaları arasında, kuşbakışı görünümü kabaca doğu-batı doğrultusunda bir dikdörtgeni andıran Anadolu platosu üzerinde kurulmuştur. Akdeniz, Karadeniz, bu iki denizi Boğazlar vasıtasıyla birbirine bağlayan Marmara Denizi ve Ege Denizi ile çevrilidir. Eski çağın başlıca uygarlık alanları olan Akdeniz dünyası ile Ortadoğu ve Uzakdoğu göç ve ticaret yollarının kesişim noktasında bulunan Anadolu coğrafyası pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Türkiye, idare şekli demokrasi olan bir cumhuriyettir. Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Savaşı sebebiyle 20. yüzyıl başında yıkılmasından sonra, 1923 yılında Türk Kurtuluş Savaşı ile, Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kurulmuştur. İmparatorluklar devrinin kapanıp ulus devletler devrinin başladığı bir ortamda, yirmiden fazla etnik yapının barındığı, gelişememiş, savaş yorgunu bir Müslüman-köylü toplumunun, modern bir burjuva toplumuna, tek bir millete dönüştürülüp, kendi kaderini belirleme hakkına sahip olmasını amaçlayan radikal reformlar dizisi, devletin kuruluşundan itibaren Atatürk inkılapları olarak anılıp benimsenmekte ve halen sürdürülmektedir. Bu devrimler sayesinde Türkiye, Müslüman çoğunluğa sahip ülkeler arasında en gelişmiş ve modern ülkelerden biri haline gelmiştir.
Başkenti Ankara, en büyük şehri İstanbul'dur.
Türkiye Cumhuriyeti demokratik ve laik bir hukuk devletidir. Birleşmiş Milletler, NATO, Avrupa Parlamentosu ve İslam Konferansı Örgütü Türkiye'nin üye olduğu uluslararası örgütlerden bazılarıdır. 3 Ekim 2005 tarihinden itibaren Avrupa Birliği'ne tam üyelik için müzakerelere başlanmıştır.
Konu başlıkları
|
[değiştir] Coğrafya
Türkiye'nin toprakları 36° - 42° Kuzey paralelleri ve 26° - 45° Doğu meridyenleri arasında yer alır. Kabaca bir dikdörtgeni andırır ve genişliği 1.660 kilometredir. Göller dahil kapladığı alan 814.578 km²'dir. Marmara Bölgesi % 8,5, Ege Bölgesi % 12, Akdeniz Bölgesi % 16, İç Anadolu Bölgesi % 18, Karadeniz Bölgesi % 18, Doğu Anadolu Bölgesi % 21, Güneydoğu Anadolu Bölgesi % 7,5 yer tutar. Trakya'nın yüzölçümü 24.370 km² dir. Türkiye'nin kara sınırlarının uzunluğu 2.573 km, adalar dahil sahil uzunluğu 8.333 kilometredir.
[değiştir] Coğrafi bölgeler
- Ana madde: Türkiye'nin coğrafi bölgeleri
Türkiye 6-21 Haziran 1941 tarihinde yapılan Birinci Türk Coğrafya Kongresi'nde 7 ana coğrafi bölgeye ve 21 coğrafi bölüme ayrılmıştır:
- Akdeniz Bölgesi
- Doğu Anadolu Bölgesi
- Ege Bölgesi
- Güneydoğu Anadolu Bölgesi
- İç Anadolu Bölgesi
- Karadeniz Bölgesi
- Marmara Bölgesi
[değiştir] Konum
Bir Balkan, Akdeniz, Kafkas ve Ortadoğu ülkesi olarak sınıflandırılan Türkiye Cumhuriyeti, Doğu ve Batı kültürlerinin geçiş bölgesinde bulunur.
Antik ismiyle Küçük Asya'da bulunan kısmına günümüzde Batı Anadolu denir. Balkan Yarımadası'ndaki (Güney Doğu Avrupa) bölgeye Trakya, Torosların doğusundaki antik Pers ve Kuzey Mezopotamya bölgesine de Doğu Anadolu adı verilir. Anadolu yarımadası Karadeniz, Marmara Denizi, Ege Denizi ve Akdeniz ile çevrelenmiştir.
Türkiye'nin komşuları; batısında Bulgaristan(280 km sınır uzunluğu) ve Yunanistan(206 km), doğusunda Gürcistan(252 km), Ermenistan(268 km), Azerbaycan(9 km) ve İran(499 km), güneyinde ise Irak(352 km) ve Suriye(822 km)'dir.Toplam kara sınır uzunluğu 2648 km'dir.
Türkiye tarih açısından dünyanın en zengin bölgelerinden birinde yer alır.
Anadolu kelimesi Rumcada "doğu" veya "gün doğumu" anlamına gelen Anatolia kelimesinden kaynaklanır ve tarih belgelerinde bir bölge adı olarak geçmez.
Batı Anadolu'nun antik eyalet isimleri şunlardı: Bitinya, Paflagonya, İyonya, Kapadokya, Misya, Kilikya, Likya, Karya, Pisidya, Pamfilya, Lidya, Frigya. Batı Anadolu'ya Antik Çağ'da Romalılar "Asya eyaleti" adını da veriyorlardı ve başkenti, en büyük Roma kentlerinden olan antik Efes idi.
Günümüzde Doğu Anadolu dediğimiz, Kapadokya'nın ve Torosların doğusundaki bölgeler ise antik Mezopotamya ve Pers kültürlerini temsil eder. Toros Dağları ve Fırat Nehri tarihçilerce Batı-Doğu kültür sınırı olarak görülür. Antik dönemde ve Orta Çağ'da Kapadokya'nın ve Toros'ların doğusu ise genellikle Mezopotamya, Pers İmparatorluğu, Urartu, Armenia, Kommagene, Suriye, Pontos gibi isimlerle anılırdı.
Toros Dağları, Roma ve Pers, Doğu ve Batı orduları arasında her zaman zor geçit veren doğal bir sınır olmuştur.
Tarihte günümüzdeki Türkiye'ye Doğu'dan ve Batı'dan gelip yerleşmiş kavim ve kültürler pek çoktur.
Türkiye'de tarih boyunca yerleşen kavim ve kültürlere örnek olarak Doğu'dan Hititler, Asurlular, Urartular, Persler, Selçuklular (Selçuklulardan çok önce İskitler, Hunlar, Hazarlar, Peçenekler, Kıpçaklar), Araplar, Hıristiyanlık, Müslümanlık, Musevilik; Batı'dan gelenlere ise Romalılar, Yunanlılar ve Güney Doğu Avrupa (Balkan) kavimleri, antik politeist Yunan-Roma kültürleri vb. verilebilir.
Türkiye toprakları, tarihçiler ve arkeologlarca 'açık hava müzesi' olarak adlandırılır. 8.000 km'lik sahil şeridi antik Roma-Yunan kültürlerinin kalınıtılarıyla doludur.
Bu coğrafyaya "Türkiye" isminin ilk olarak Roma-Cermen İmparatoru Frederick Barbarossa (1123-1190) tarafından verildiği ifade edilmektedir. Resmî kayıtlarda ise, 19. yüzyıl Büyük Britanya yazışmalarında geçer.
Türkiye Cumhuriyeti, Orta Asya Türk Kültürünün mirasçısı olduğu kadar Roma, Pers, Mezopotamya, Bizans/Doğu Roma, Osmanlı vb. kültürlerinin de mirasçısıdır.
[değiştir] Doğal yapı
Ülkenin yarısından fazlası, yükseltisi 1.000 metreyi aşan yüksek alanlardan oluşur. Yaklaşık üçte biri orta yükseklikteki ovalar, yaylalar ve dağlar, yüzde 10'u da alçak alanlarla kaplıdır. En yüksek ve dağlık alanlar doğu kesimde yer alır. Kuzey kesimini Kuzey Anadolu Dağları, güney, doğu ve güneydoğu kesimlerini de Toroslar engebelendirir. Ülkenin en yüksek noktası, Ağrı Dağı'nın 5.166 metreye erişen doruğudur. Başlıca geniş düzlükler Çukurova, Konya Ovası ve Harran ovalarıdır. Kaynağı ve denize döküldüğü yer ülke sınırları içinde olan en uzun akarsu 1.355 kilometre uzunluğundaki Kızılırmak'tır. En büyük doğal göl, 3.713 km² alan kaplayan Van Gölü'dür. 817 km²'lik alana yayılan Atatürk Baraj Gölü ise ülkenin en büyük yapay gölüdür. Türkiye'nin en büyük adası olan Gökçeada'nın yüzölçümü 279 km²'dir. Kara parçalarının toplam alanı 770,760 km², su alanlarının toplam alanı ise 9,820 km²' dir.
[değiştir] Dağlar
- Ağrı Dağı - 5.137 m
- Buzul (Cilo) Dağı - 4.116 m
- Cudi Dağı - 5.000 m
- Süphan Dağı - 4.058 m
- Kaçkar Dağı - 3.932 m
- Erciyes Dağı - 3.917 m
- Uludağ - 2.543 m
[değiştir] Akarsular
- Ana madde: Türkiye'nin nehirleri
- Kızılırmak 1.355 km
- Yeşilırmak
- Fırat
- Sakarya
- Murat
- Dicle
- Seyhan Nehri
- Ceyhan Nehri
- Göksu
- Çoruh
- Büyük Menderes
[değiştir] Havzalar
- Ana madde: Türkiye'nin havzaları
[değiştir] Doğal Göller
- Van Gölü 3.713 km²
- Tuz Gölü 1.500 km²
- Beyşehir Gölü 656 km²
- Eğridir Gölü 468 km²
- Akşehir Gölü 353 km²
- İznik Gölü 298 km²
- Burdur Gölü
- Salda Gölü
- Eymir Gölü
[değiştir] Adalar
- Gökçeada 279 km²
- Balıkesir Marmara Adası 117 km²
- Bozcaada 36 km²
- Uzunada 25 km²
- Balıkesir Alibey Adası 23 km²
- Balıkesir Paşalimanı Adası 21 km²
- Balıkesir Avşa Adası 21 km²
[değiştir] Millî Parklar
- Ana madde: Türkiye'nin Milli Parkları
[değiştir] İklim
Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrili olması, dağların konumu ve yeryüzü şekillerinin çeşitlilik göstermesi, farklı özellikte iklim tiplerinin doğmasına yol açmıştır. Kıyı bölgelerinde denizlerin etkisiyle daha ılıman iklim özellikleri görülür. Kuzey Anadolu Dağları ile Toros Sıradağları, deniz etkilerinin iç kesimlere girmesini engeller. Bu yüzden iç kesimlerde karasal iklim özellikleri görülür.
- Akdeniz iklimi: Akdeniz ve Ege Denizi kıyılarında etkili olan bu iklim tipi, Marmara Denizi'nin güney kıyısına kadar sokulur. Kıyıdan yaklaşık 800 metre yüksekliğe kadar bu iklimin özellikleri görülür. Daha içerilere gidildikçe etkisi azalır. Bu iklim tipinde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır. Yıllık yağış miktarı, bazı yerlerde 1.000 mm'nin üstünde iken çoğu yerde daha azdır. Don olaylarına ve dağların yüksek kesimleri hariç kar yağışına çok az rastlanır.
- Karadeniz iklimi: Türkiye'nin kuzey kıyılarında, dağların denize bakan yamaçlarında görülen bir iklim tipidir. Bu iklimde yaz sıcaklığı, Akdeniz ikliminde olduğu kadar etkili değildir. Kış mevsimi, güney kıyılarına göre soğuk geçer. Ara sıra don olur, sis görülür ve kar yağar. Karadeniz ikliminin en önemli özelliği, yağışların her mevsimde görülmesidir. Karadeniz üzerinden gelen nemli hava, Kuzey Anadolu Dağları'nın denize bakan yamaçlarında yükselerek yoğunlaşır ve kıyılarda yaz mevsiminde de yağış bırakır. En çok yağış alan bölge Karadeniz Bölgesi'dir. Rize ve çevresinde yıllık yağış miktarı 2.500 mm'yi bulur.
- Karasal iklim: Türkiye'nin denizlerden uzak, yeryüzü şekillerinin meydana getirdiği engellerden dolayı deniz etkisinden yeterince yararlanamayan kesimlerinde karasal iklim görülür. İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Trakya'nın iç kesimleri karasal iklimin etkisi altındadır. Buralarda mevsimlik ve günlük sıcaklık farkları büyük, yağışlar genel olarak azdır. Kışlar uzun, soğuk ve karlı, yazlar kısa fakat sıcaktır. En şiddetli karasal iklim Doğu Anadolu'da görülür. Yüksekliğinden dolayı yağışlar İç Anadolu ve Güney Doğu Anadolu'ya göre daha çoktur. İç Anadolu'da en yağışlı mevsim ilkbahar, Güney Doğu Anadolu'da ise kıştır. İç Anadolu en az yağışı alır. Güney Doğu Anadolu biraz daha fazla yağış almasına rağmen sıcaklık ve buharlaşmanın fazla olması nedeniyle kuraklık tehdidi altındadır.
Türkiye, örneğin İspanya ile aynı paralellerde bulunmasına rağmen, ortalama 1.000 metreden yüksek olan Anadolu Platosu'na kar ve yağmur yağışının yoğun olması sebebiyle su sıkıntısı nisbeten daha az çekilir.
8.000 yıldan bu yana tarım yapılan Çukurova, ayrıca Ege Bölgesi, Bafra ve Çarşamba ovaları dünyanın en bereketli topraklarından sayılır. Tropikal bitkiler hariç dünyadaki sebze ve meyve çeşitlerinin %90'ı Türkiye'de yetişir.
Batı ve Kuzey Avrupa'da Orta Çağ'da devamlı açlık ve veba tehlikesi olmasına karşın, Antik Çağ'da dahi Roma İmparatorluğu'nun en bereketli eyaleti olan "Asia Minor" eyaleti (bugünkü Ege Bölgesi) Roma'ya üzüm, şarap, tahıl, zeytinyağı ve muhtelif meyve ve sebze gönderirmiştir.
[değiştir] Demografi
1927 | 1935 | 1940 | 1945 | 1950 | 1955 | 1960 | 1965 | 1970 | 1975 | 1980 | 1985 | 1990 | 2000 |
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
13.648 | 16.158 | 17.821 | 18.790 | 20.947 | 24.065 | 27.755 | 31.391 | 35.605 | 40.348 | 44.737 | 50.664 | 56.473 | 67.804 |
(Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre)
[değiştir] Nüfus
Türkiye'nin 2006 yılı tahmini nüfusu 72 milyondur. Kuruluş döneminde Balkan ağırlıklı olan nüfus, Anadolu vilayetlerindeki yüksek nüfus artışı nedeniyle 1980'lerden sonra Anadolu ağırlıklı olmuştur. 1985 sayımına göre Türkiye nüfusunun yüzde 10'u Trakya, yüzde 13,1'i Karadeniz, yüzde 19,4'ü Marmara ve Ege, yüzde 9,2'si Akdeniz, yüzde 7'si Batı Anadolu, yüzde 24,1'i İç Anadolu, yüzde 4,8'i Güneydoğu Anadolu ve yüzde 12,4'ü Doğu Anadolu'da yaşamaktadır. Nüfusun yüzde 48,90'i kırsal, yüzde 51,10'u kentsel alanlarda bulunur.
Yaşlara göre nüfus oranı(2006):
0-14 yaş arası: %25,5 (9,133,226erkek -8,800,070 kız)
15-64 yaş arası: %67,7 (24,218,277 erkek-23,456,761 kadın)
65 yaş ve üstü: %6,8 (2,198,073 erkek- 2,607,551 kadın)
Yaş ortalaması
Toplamda: 28,1 yaş
Erkek: 27,9 yaş
Kadın: 28,3 yaş
Nüfus Artışı: %1,06 (2006)
Türkiye'nin en büyük nüfusuna sahip kentleri sırayla İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Konya, Adana, Antalya, Mersin, Şanlıurfa, Diyarbakır, Gaziantep'tir.
[değiştir] Türk Ulusu
Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı ile dağılması ve ardından gelen Cumhuriyet idaresinin modern ve homojen bir toplum kurma çabaları sonucu ortaya çıkan Türk Ulusu, Batı Avrupa'nın Osmanlı İdaresine verdiği "Türk" ismini devralmıştır.
Tarihçiler, 1071'den sonra Bizans bölgesine gelen Selçuklu nüfusunun toplam 3 milyon olduğunu ve Anadolu'yu sürekli besleyen Türk göçleriyle (harzemşahlar-akkoyunlu-karakoyunlu vb.) Türk varlığının tesis edildiğini belirtmektedir.
Devlet dininin İslam olması ve askere alma (Yeniçeri) gibi nedenlerle Bizans ahalisinin önemli kısmı müslümanlaştı ve Müslümanların dili Osmanlıca/Türkçe oldu.
Türkiye, Anadolu ve Balkan yarımadalarının ve Boğazların, Mezopotamya'dan Orta Avrupa'ya geçişin tek coğrafi olanağını oluşturmasından dolayı, 10.000 senedir sayısız kavime köprü vazifesi görmüştür.
Farklı etnik grupların yaşadığı pek çok imparatorluğun (Roma, Doğu Roma İmparatorluğu/Bizans, Selçuklu, Osmanlı, Pers, Asur vb.) barındırdığı kültürel özellikler Türkiye Cumhuriyeti'nde varlığını korumuştur.
Paleolitik dönem, Kalkolitik dönem'de ve Antik Çağ'da yaşayan topluluklar,Ege Bölgesi'nde Luviler, Hurri'ler, ilk büyük devlet Hititler ve Miken'ler, dünyanin en eski medeniyet bölgesi olan Mezopotomya'da kurulan uygarlıklar, ve Osmanlı İmparatorluğu'nu oluşturan kavimlerin binlerce sene yanyana yaşaması kültürel bir zenginlik yaratmıştır.Bu kavim ve kültürlerin tümü aynı zamanda Türk Milleti'ni oluşturan unsurlarin başlıcalarıdır. Irkçılık veya herhangi bir unsurun diğerlerine baskı yapması anayasanın kesin hükümleriyle yasaklanmıştır.
I. Dünya Savaşı ve meydana getirdiği büyük yıkım sonucu, İstanbul'un son imparatorluğu olan Osmanlı İmparatorluğu yıkılmış ve Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde kurulan modern Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte bu çok etnikli imparatorluktan birçok ulusal devlet ortaya çıkmıştır.
İstanbul M.S. 313 senesinden günümüze 1500 seneden fazla bütün bu bölgenin tek hakimi ve imparatorluk başkenti olmuştur.
İstanbul'un Orta Avrupa'dan Mezopotamya'ya kadar olan yaklaşık 3 milyon km² coğrafyadaki tartışmasız etkisi ve hakimiyeti, olağandışı bir cazibe merkezi oluşturmasina yol açar. Bizans ve Osmanlı dönemlerinde var olan imparatorluk başkentine göç yasağının/kısıtlamasının kaldırılması ile bunun sonucu oluşan göç, İstanbul'un nüfusunun 1980-2005 arasında 2,5 milyondan 15 milyona çıkmasına yol açmıştır.
Türkiye'de yaşayan herkes etnik kimliğine bakılmaksızın Türk vatandaşıdır. Türk milleti ve devleti ayrılmaz bir bütündür. Herkesin etnik kimliğine saygı duyulur.
[değiştir] Din
Türkiye lâik bir ülke olduğundan din ve devlet işleri ayrılmıştır. Dini veya etnik isimli siyasi parti kurulması anayasaya göre yasaktır. Cumhuriyetin ilk yıllarında dinin devlet kontrolü dışında yürütülemeyeceği kanaatine varılarak, devlet tarafından denetlenmesi gerektiği kararına varılmıştır. Buna dayanarak 3 Mart 1924 tarihinde Başbakanlığa bağlı bir teşkilat olarak Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuştur. Bu teşkilat bireylere din hizmetini sağlamak ve camii gibi Müslüman ibadet yerlerini yönetmekle görevlidir.
Dini inanç veya inanmama, dini kuralları şahıs olarak uygulama veya uygulamama özgürlüğü anayasanın korumasındadır.
1923'ten önce geçerli olan dini kanunlar tamamen geçerlilikten kaldırılmıştır.
Şahıs isimleri veya dini köken temel alınarak bir kategorizasyon yapılması durumunda Türkiye vatandaşlarının yaklaşık tamama yakın kısmı Müslüman isimli veya kökenlidir (Ahmet/Mehmet/Ayşe/Fatma vb.).
Bu durum aynı zamanda Türkiye'nin en büyük ortak paydasını oluşturur. (1 - %0,2 = %99,8)
Osmanlı Devletinde resmi aidiyet unsuru olan 'Müslüman' kavramı 1923'ten bu yana kullanılmaz, bu aidiyetin yerine, ulusal aidiyet olan 'Türk' kavramı gelmiştir.
Rum, Ermeni, Süryani, Musevi vb. (Yorgo/Eleni/Agop/Salamon vb.) isimli Türk vatandaşlarının azınlık statüsü bulunur, ancak oranları çok düşüktür.
Toplam nüfusun sadece çok ufak (yaklaşık %0,2) bir oranını Gayrimüslimler oluşturur. Bunlar 50.000 Ermeni Gregoryen, 17.000 Musevi, 8.000 Süryani, 1.000 Rum ve çok az sayıda diğer bazı çeşitli din ve mezheplerden insanlardır .
Türkiye'deki Rum Ortodoks, Gayrimüslim nufusun büyük bir kısmı, Lozan Antlaşması gereği Yunanistan'a göç etti. Batı Trakya'da yaşayan Müslümanlar ile İstanbul, Gökçeada ve Bozcaada'da yaşayan Rumlar mübadele dışında bırakıldı.
Balkanlarda ve Kafkaslarda yaşayan Müslüman ahali Sırp ve Rus orduları tarafından Türkiye'ye sürüldü.
1.Dünya Savaşı Osmanlı Devleti topraklarında 4 milyon insanın ölümüne veya sürgününe ve ayrıca Osmanlı Devletinin de yıkılmasına neden oldu.
Bugünkü Yunanistan nüfusunun yaklaşık yarısını, Anadolu'dan giden Rumlar oluştururlar. Bu göç edenlerin bir kısmını da hiç rumca bilmeyen fakat türkçeyi yunan alfabesiyle yazan hıristiyanlaşmış Selçuklular yani Türkler oluşturuyordu.
[değiştir] Dil
Türkiye'nin resmi dili Türkçe dir. Bugün Türkiye Türkçesinin yaklaşık 110 milyon insan tarafından konuşulduğu tahmin edilmektedir
[değiştir] Tarih
- Ana madde: Türk Kurtuluş Savaşı
[değiştir] Politik hayat
Mustafa Kemal Atatürk - Cumhuriyetin Kurucusu |
[değiştir] Yönetim biçimi
Türkiye'nin devlet biçimi cumhuriyettir. Türkiye Cumhuriyeti, Mustafa Kemal önderliğinde 1923'te kurulmuştur. Resmî dili Türkçe'dir. Laik demokratik bir yönetim anlayışı vardır. Kuvvetler ayrımı esası vardır. Yasama işlerini Türkiye Büyük Millet Meclisi, yürütme işlerini Hükümet, yargı işlerini ise bağımsız mahkemeler yapar.
[değiştir] İdari bölümler
- Ana madde: Türkiye'nin illeri
[değiştir] Devlet yapısı
- Ana madde: Türkiye Cumhuriyeti Devlet Yapısı
[değiştir] Siyaset
- Ana madde: Türkiye'nin siyasi partileri
[değiştir] Türkiye ve Uluslararası Organizasyonlar
[değiştir] Atatürk Dönemi Uluslararası Organizasyonlar
[değiştir] Türkiye ve Milletler Cemiyeti
[değiştir] Sadabat Paktı
Mustafa Kemal, ölümünden bir yıl önce (8 Temmuz 1937)’de gerçekleştirdiği Sadabat Paktı ile Ortadoğu ve Kafkaslar'da İran'ı kendisine asıl muhatap olarak görmüş ve bu ülkenin şahının sarayı olan Sadabat Sarayı'nda, İran ile Türkiye'nin bölgesel işbirliği ve ortaklık antlaşması olarak Sadabat Paktı'nın imzalanmasını gerçekleştirmiştir.Türkiye, İran, Afganistan ve daha sonra Irak’ın katılmasıyla Sadabat Paktı’nı kurarak Afganistan’ı Alman ve İtalyan nüfuzuna düşmekten kurtarmıştır.
O dönemde Fransız dominyonu konumunda olan Suriye ile bağımsız bir ilişki kurulamayınca eski Osmanlı ülkesi olan Irak da bu bölgesel paktın içine alınmış ve dış güçler ile batılı emperyalistlere karşı sağlam bir merkezi ittifak oluşturulmak istenmiştir.
Sadabat Paktı, 2.Dünya Savaşı sonrasında hukûken yürürlükte kalmıştır ama Atatürk sonrasında unutulmuştur.
[değiştir] Balkan Antantı
1932 de yapılan Üçüncü Balkan Konferansı'nda işbirliği faaliyetlerinin siyasal münasebetler alanına geçirilmesi amacıyla bir Balkan Paktı tasarısı ortaya çıkarmıştır.
Antant ile birlikte, taraflardan biri Balkanlı olmayan bir devlet tarafından saldırıya uğrar ve bir Balkan devleti de saldırgana yardım ederse, diğer tarafların bu Balkanlı saldırgana karşı birlikte savaşa gireceklerine dair gizli bir protokol de imzalanmıştı.
[değiştir] Atatürk Sonrası Uluslararası Organizasyonlar
[değiştir] Türkiye ve Birleşmiş Milletler
Birleşmiş Milletler, Türkiye'nin aralarında bulunduğu 51 ülkenin katılamıyla 24 Ekim 1945 tarihinde kurulmuştur. Katılın ülke sayısı zamanla artarak günümüzde bu sayı 180'i geçmiştir. Türkiye, BM'ye ilk üye olan ülkelerden biridir ve BM ile Kore, Somali, Bosna, Filistin ve Afganistana asker göndermiştir. Son olarakta Lübnan'a asker gönderme kararı almıştır.
[değiştir] Türkiye ve Avrupa Birliği
Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişki 40 yılı aşkın bir süreye dayanır. Avrupa Ekonomik Topluluğu olarak kurulduğu yıllarda, ortaklık için başvuran Türkiye, zaman zaman duraklayan ve zorlukla ilerleyen bu ilişkiyi, müzakere aşamasına kadar sürdürmüştür.
- Ana madde: Türkiye ve Avrupa Birliği kronolojisi
[değiştir] Türkiye ve NATO
9 Nisan 1949'da Washington Antlaşması ile kurulan NATO bir kollektif savunma örgütü olarak bilinmektedir. Kurucu antlaşmanın özellikle 3., 4., ve 5. maddeleri önemlidir. Bu maddelerle üye ülkeler, ortak savunma için yeteneklerini gelistirmeye, herhangi bir uyenin toprak butünlüğu, siyasi bagimsizlik ve guvenligi tehlikede oldugunda bir araya gelmeyi ve herhangi birine salidirildiginda bu saldırıya hepsine karsi yapilmis bir salidiri olarak kabul etmeyi taahhut etmislerdir.
[değiştir] Türkiye ve Türk Dünyası
1990 yılında Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Kazakistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Özbekistan, Azerbaycan Cumhuriyetleri ortaya çıkmıştır. Rusya Federasyonu içerisinde ise Tataristan, Başkurdistan, Çuvaşistan, Yakutistan, Tuva, Altay, Hakasya, Dağıstan, Taymur, Karaçay ve Balkar Özerk Cumhuriyetleri tesis edilmiştir. Moldova'da Gagauzya, Ukrayna'da Kırım Özerk Cumhuriyeti kurulmuştur. Çin Halk Cumhuriyeti'nde ise Doğu Türkistan özerk yapıya sahiptir.Türk Dünyası 250 milyonu bulan nüfusuyla Türkiye'nin sorumluluğu altındadır. Çünkü bu Atatürkün vasiyetidir: "Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacagını kimse bugünden kestiremez. Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir.Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. işte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir. Bizim dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdir. Milletler buna nasıl hazırlanır? Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür... İnanç bir köprüdür...Tarih bir köprüdür... Köklerimize inmeli ve olaylarin böldügü tarihimiz içinde bütünleşmeliyiz. Onlarin (soydaş Türk kardeşlerimizin) bize yaklaşmasını beklememeliyiz. Bizim onlara yaklaşmamiz gereklidir."
Atatürk'ün bu hususta bir başka vecizesi ise şöyledir: Türk Birligi'nin bir gün hakikat olacagına inancım vardır. Ben görmesem bile gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım. Türk Birliği'ne inanıyorum. Onu görüyorum. Yarının tarihi yeni fasıllarını Türk Birliği ile açacak. Dünya sükununu bu fasıllariçinde bulacaktır. Türk'lügün varlığı bu köhne áleme yeni ufuklar açacak. Güneş ne demek, ufuk ne demek o zaman görülecek. Hayatta yegane varlığım ve servetim Türk olarak doğmamdı.
[değiştir] Ekonomi
Kuruluş yıllarında Osmanlı Dönemi'nin yıkılış döneminin savaş yenilgileri geçmişiyle başlayan Türkiye ekonomisi 1923 sonrası yıllarda harap vaziyetteydi. İstanbul ve İzmir haricinde ne sanayi, ne sermaye sınıfı, ne altyapı, ne de eğitim mevcuttu. En basit ürünler dahi ithal edilmek zorundaydı. 12 milyonluk nüfusun büyük çoğunluğu okuma yazma bilmeyen yoksul Müslüman köylülerden oluşuyordu. Anadolu'daki büyük toprak sahipleri de sanayi burjuvazisini oluşturmaktan çok uzaktı.
II. Dünya Savaşı sonrasına kadar devlet ekonomisiyle yaşayan toplum, 1950'den sonra ABD'nin de etkisiyle büyük bir kapitalist sanayi kalkınma dönemine girdi. Bugün de sürmekte olan bu kalkınma süreci özellikle büyük toprak sahiplerinin, hızla modern sermaye sınıfına dönüşmesine yolaçtı. Anadolu'nun kalkınması ve alt yapısının oluşması sürecinde 200 milyar ABD dolarından fazla borç oluştu. GAP projesi ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu teşvik programları halen sürmektedir.
Ortalama %6 üzerindeki ekonomik gelişme ile beraber büyük bir değişim ve modernleşme başladı. Öncelikle İstanbul, İzmir ve Batı bölgeleri, 1980'den sonra da bütün Anadolu illerinde büyük sermaye ve sanayi oluştu. Bir milyar ABD doları ve üzeri sermayeye sahip holding sayısı 25'ü geçti. Bunun altındaki yüzbinlerce büyük, orta ve ufak ölçekteki şirket, ve oluşan işçi sınıfı dinamik bir ekonominin taşıyıcıları oldular. Arap ülkelerinde petrol sayesinde oluşan refah, Türkiye'de toplumun çalışmasıyla zor şartlarda oluştu.
Günümüzde Türkiye'nin pek çok bölgesi sanayi toplumu olarak nitelenebilir. Türkiye sanayi toplumuna hızlı geçiş olgusunu Müslüman toplumlar arasında başarıyla gerçekleştirebilen az sayıdaki ülkeden birisidir.
[değiştir] Eğitim
Kuruluş yıllarında toplam 12 milyonluk nüfusun büyük çoğunluğu okuma yazma bilmez haldeydi. 1930'lara kadar ülkedeki tek üniversite İstanbul Üniversitesiyken, günümüzde üniversite sayısı (özellerle birlikte) 80'i geçmiş, yüksek okulu olmayan il neredeyse kalmamış, yüksek okullarda okuyan öğrenci sayısı bir buçuk milyonu geçmiştir. Çok genç bir nüfusa sahip olan Türkiye'de günümüzde ilköğretim ve lise öğrencisi sayısı 15 milyonu geçmiş (Türkiye'nin 1927'deki toplam nüfusundan fazla) olup, eğitim sisteminin finasmanı da bütçe açısından zorluk çekilen konuların başında gelmektedir. Lise bazında Fen Liseleri ve Anadolu Liseleri eğitimin başını çekmektedir.
[değiştir] Üniversiteler
- Ana madde: Türkiye Cumhuriyeti üniversiteleri
[değiştir] Kültür
[değiştir] Edebiyat
Türkçe, Ural-Altay dil ailesinin Altay koluna dahil bir dildir.
Türkiye Türkçesi Osmanlı ve Selçuklu tarihleri neticesinde Farsça, Arapça, Rumca, İtalyanca ve Balkan dilleri, 19.yy.'da Fransızca ve günümüzde de İngilizce ile etkileşime ve benzeşime girmiştir.
Türklerin tarihine paralel olarak Türkçe'nin yayıldığı coğrafi alan çok geniştir. Bugünkü Moğolistan'da Karadeniz'in kuzeyinde, Balkanlar'da, Doğu Avrupa'da, güneyde Anadolu ve Irak'da, Kuzey Afrika'nın bir bölümünü içine alan geniş bölgede, Türkçe konuşan Türk halkları yaşamaktadır. Bu kadar büyük bir alan içinde konuşulan Türkçe, pek çok lehçe, şive ve ağız farklılıkları göstermektedir. Tarihi gelişimi içinde Türkçe, VIII-XIII. Asırlar arasında Eski Türkçe, XIII-XX. Asırlar arasında Orta Türkçe, XX asırda yeni Türk Yazı Dilleri ana başlıkları altında üç gurupta incelenmektedir.
Bugün Türk Dili dünyada 300 milyon insan tarafından konuşulmaktadır.
Türkiye Türkçesi, Orta Türkçenin, Batı Türkçesi kolunun günümüzde kullanılan bölümüdür. Batı Türkçesinin ikinci devri olan Osmanlıca (Osmanlı Yazı Dili) İstanbul'un fethinden Osmanlı İmparatorluğu'nun sonuna kadar XV-XX. asırlar arasında devam eden yazı dilidir. Bu dönemde, Arapça ve Farsça unsurlar Türkçe'yi büyük ölçüde istila etmiş, Osmanlı yazı dili. Üç dilden oluşan yapma bir dil haline gelmiştir. Beş asır süren Osmanlıca döneminde Türkçe kendi tabii gelişmesini sürdürememiştir. 1908 Meşrutiyetinden sonra Türkiye Türkçesi'ne geçiş hareketinin hazırlıkları 1911'de Selanik'de başlayan "Yeni Lisan" hareketi ile şekillenmişti.
Cumhuriyetten sonra 1928'de yapılan Harf İnkılabı ile Arap harfleri terk edilip Latin harflerinin kabulü Türkçe'nin yabancı unsurlardan kurtarılmasını hızlandırdı. Türk dili'ni araştırmak ve tabii mecrasında gelişmesine katkıda bulunmak üzere 1932 yılında Türk Dil Kurumu kuruldu. Bu çalışmalarla, bugün Türkiye Türkçesi, yabancı unsurlardan arınmış, tabii mecrasında gelişmeye devam eden edebiyat ve kültür dili olarak yaşamaktadır.
Türk Edebiyatı, Türklerin dahil oldukları üç medeniyet ve kültür dairesine paralel olarak üç safhada incelenmektedir. İslamiyetten önceki Türk Edebiyatı, İslamiyetten sonraki Türk Edebiyatı ve Batı tesirindeki Türk Edebiyatı. İslamiyetten önceki Türk Edebiyatı, Türklerin Orta Asya'da yaşadıkları devirlerde bütün Türk boyları arasında müşterek ve büyük bölümü ile sözlü olan edebiyattır. Türk dilinin tespit edilebilen en eski yazılı metinleri VII. Asrın sonlarına ve VIII. Asrın ilk yarısına ait olan dikili taşlardır. Bunlar arasında yer alan 732'de Kültigin, 735'de Bilge Kağan, 720'de Tonyukuk adına dikilen Orhun Yazıtları gerek muhtevaları, gerekse mükemmel dil ve üsluplarıyla Türk dili ve edebiyatının ve tarihinin şahaserleri arasında yer almaktadır. Bu dönemden günümüze ulaşan Türk destanları arasında Yaratılış, Saka, Oğuz Kağan, Göktürk, Uygur, Manas destanları sayılabilir. XIV. asırda yazıya geçirilen "Dede Korkut Kitabı" destan döneminin hatıralarını saklayan, gerek muhteva gerekse dil ve üslup mükemmeliyeti bakımından Türkçe'nin şaheserleri arasında yerini daima muhafaza eden çok değerli bir eserdir.Şu anki Türkiye topraklarında daha önce birçok uygarlık bulunmuştur.Bu uygarlıklar Türk kültürünü zenginleştirmiş ayrıca Türk topraklarını değerli kılmıştır.
Eğer Osmanlı İmparatorluğu döneminde Türk Dili'ne önem verilse ve yaygınlaştırılsa idi, bugün Dünya çapında batı dilleri ile yarışabilecek bir konuma sahip olacaktı. İngiltere, Fransa, İspanya gibi memleketler gittikleri yerlere dillerini de götürdükleri halde Türkler bu konuda başarılı olamamışlardır.
[değiştir] Mutfak
- Ana madde: Türk mutfağı
Türk mutfağı, Çin ve Fransız mutfaklarıyla beraber dünyanın en zengin mutfaklarındandır. Coğrafyası ve tarihi gereği, Türk mutfağı çok büyük bir çeşitlilik oluşturur. Türk mutfağı, Mezopotamya ve Balkan mutfaklarıyla etkileşime girmiştir, İstanbul Osmanlı Saray mutfağı da Türk mutfağının önemli bir kısmını oluşturur.
Osmanlı Saray Mutfağı başlıbaşına bir inceleme konusu olup, en ince damak zevkiyle ve en maharetli saray aşçıları tarafından meydana getirilen ve çorba, zeytinyağlı sebze, etli yemek, balık, börek, 15'ten fazla çeşitli tatlı-muhallebi vb. türü çok leziz yemek ve tatlı çeşitleriden, Doğu Roma/Bizans'dan Osmanlı'ya yüzyılların saray zevki ve tecrübesiyle oluşan elit bir mutfaktır.
Bolulu aşçılar ünlüdür. Günümüzde büyük şehirlerde daha çok koyun etine dayalı kebap-lahmacun türü Doğu mutfağı sunan restaurant işletmelerinin sayısı giderek artmaktadır. Tabii meşhur köftesi ile Elazığ'ı unutmamak gerekir. Tipik Akdeniz kültürü olan ve dünyada daha çok Grek-İtalyan mutfağı olarak bilinen zeytinyağlı sebze ve meze mutfağı Türkiye'de de en azından bu ülkelerdeki kadar çeşitlidir.
Köfte ve börek ise Marmara Bölgesi ve bilhassa Tekirdağ'da ve İnegöl'de yaygındır. Kafkas ve Karadeniz mutfağı hamsi ve mısır yemekleri doğal olarak Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin'de, daha çok zeytinyağlı sebze, sarmısak nane ile hazırlanan Suriye-Arap mutfağı ise Antakya ve Gaziantep illerinde mevcuttur.
Akdeniz bölgesinin tipik serinletici anasonlu içkilerine en tipik örnek, rakıdır. Rakıya çok benzeyen anasonlu içkiler Yunan Uzo'su, İtalyan Grappa'sı Arap Arak'ı, Fransız Pastis'i gibi Türk Rakısı da tarihten günümüze zeytinyağlı yemek kültürünün ayrılmaz bir parçasıdır. Şarap üretimini tarihte ilk olarak Hititliler başlatmış, Hititliler kralları için yapılan tanrısal kutsama törenlerinde şarabı kutsal içki olarak kullanmışlardı. Antik çağda Lidya bölgesi (bugünkü Manisa ve Denizli illeri) en büyük üzüm bağcılığı ve şarapçılık merkeziydi. Lidya kralı Krözus (M.Ö. 6. yy) antik çağın en zengin kişisiydi.
[değiştir] Basın
Türkiye'de Radyo ve Televizyonculuk basın özgürlüğüne göre yürütülmektedir. Özel olan yayınevleri ve televizyon kanallarının büyük bir bölümü holdinglerin elindedir. Bunun yanı sıra TRT (Türkiye Radyo Televizyon Kurumu) kamu yayıncılığı yapmakla görevli devletin tek yayın kuruluşudur. 5 televizyon ve de 5 radyoyla ülke geneline yayın yapmaktadır. TRT'nin kuruluş amacı rekabet ve kar elde etmek değil, kamu yararını korumak ve kaliteli yayın yapmaktır. TRT-INT ve TRT-AVRASYA ile dünyaya açılmaktadır.
Türkiye pazarında 21 ulusal, 14 bölgesel ve de 229 yerel televizyon kanalı rekabet halindedir. En çok izlenen ulusal kanallar: TRT 1, Kanal D, ATV, Show TV ve Star'dır. Tümünün 24 saat yayın yaptığı bu kanalların içeriğini genelde sohbet programları, filmler, diziler ve bilgilendirme amaçlı yayınlar oluşturmaktadır. NTV, CNN Türk, Sky Türk, Haber Türk, TGRT Haber ,Haber 7,CNBC-e ve Business Channel, Ulusal Kanal gibi haber ve ekonomi kanalları ise 24 saat boyunca gündemdeki haberleri vermekte ekonomi ile ilgili verileri izleyicilerine aktarmakta ve özel programları ile insanları bilgilendirmektedir. Ülkenin en çok izlenen müzik içerikli TV kanalları ise Power Türk, Dream TV ve Numberone TV'dir.
Görsel basının yazılı basına göre daha güçlü olduğu Türkiye'de, en çok okunan gazeteler ise; Zaman, Hürriyet,Milliyet ve Sabah'tır.
Türkiye'nin önde gelen medya grupları ve ellerinde bulundurdukları basın yayın organları şöyledir:
- Aydın Doğan Grubu: Görsel basın: Kanal D, Star, CNN Türk, Dream TV, FB TV, BJK TV %50 ortak. Yazılı basın: Hürriyet, Milliyet, Radikal, Posta, Fanatik, Fanatik Basket, Referans, Gözcü.
- Çukurova Grubu: Görsel basın: Show TV, Sky Türk, Digiturk. Yazılı basın: Akşam, Güneş, Bugün.
- Ciner Grubu: Görsel basın: ATV, Kanal 1, Türkçe TV. Yazılı basın: Sabah, Takvim, Fotomaç, Cumhuriyet.
- İhlas Grubu: Görsel basın: TGRT, TGRT Haber, TGRT EU, TGRT Pazarlama. Yazılı basın: Türkiye Gazetesi.
- Doğuş Grubu: Görsel basın: NTV, CNBC-E, Discovery Channel Türkiye, Nickelodeon Türkiye. Yazılı basın: NG Türkiye, cnbc-e dergi.
3984 sayılı Kanuna göre, Türkiye'de özel yayıncılığı RTÜK denetlemektedir. Bu kuruluş yükümlülüklerini yerine getirmeyen ve yayın ilke ve esaslarına aykırı yayın yapan özel radyo televizyon kuruluşlarını uyarır. İhlalin tekrarı halinde, yayın iznini iptal edebilme hakkı vardır. Ayrıca RTÜK, önşartları yerine getirmiş müracaatçi kuruluşlara yayın izni ve lisans vermekle görevlidir. 3984 sayılı Kanun, teknolojik gelişmeleri AB normlarına uyduran yeni bir düzenlemeyle Mayıs 2002'de 4756 sayılı kanunla değiştirilmiştir.
[değiştir] Film
İlk Türk filmi Fuat Uzkınay tarafından çekilen 'Ayastefonos'daki Rus Abidesinin Yıkılışı' (1914) oldu o günden 2006 yılına kadar 4827 adet dizi ve film çekimi yapıldı. 1970'li yıllarda Yeşilçam film sektörü Türkiye'ye sayısız film kazandırdı ve önemi bugün de her zaman belirtilmektedir. Türkan Şoray, Filiz Akın, Kadir İnanır, Ediz Hun gibi daha birçok sanatçının profesyonel oyunculukları bugün bile bir örnek teşkil etmektedir. Fakat 1970'li yılların sonlarına doğru pornografik içerikli filmlere ağırlık verilmesiyle, film sektöründe bir yozlaşma süreci başladı. Bunun sonucunda eskisi gibi önemli filmler çekilememeye ve de Türkiye genelinde önceden dolup taşan sinemalar bir bir kapanmaya başladı.
Lakin, şüphesiz 1990'lı yılların ikinci yarısında film sektörünü ayaklandırma girişimleri umut vericiydi. "Eşkiya" filmi bu bağlamda adeta ön rol oynamıştır. 2000'li yıllara girilmesiyle Türkiye'de daha fazla film çekilmeye başlanmıştır. Her ne kadar Yeşilçam'da olduğu gibi henüz bir sektör haline gelmese de, bazı yönetmenlerin çabalarıyla iyi işler çıkartılabilmektedir. Örneğin Nuri Bilge Ceyhan yönetmenliğindeki "Uzak" adlı film 2003 Cannes Film Festivali'nde "Jüri Büyük Ödülü"nü kazanmıştır. Aynı şekilde Fatih Akın'ın yönetmenliğinde çekilen "Gegen die Wand" (Duvara Karşı) adlı film, Berlin Film Festivali'nde "Altın Ayı" ödülünü kazanmıştır.
Son günlerde vizyona giren "Kurtlar Vadisi Irak" adlı 10 Milyon dolar bütçeyle Türkiye'nin en masraflı yapımı unvanını taşıyan film, Anti-Amerikanizm içerdiği iddialarıyla Türkiye'de olduğu kadar yurt dışında da çok tartışılmaktadır. Bugüne kadar en çok seyredilen filmler "G.O.R.A." ve "Kurtlar Vadisi Irak" olup, en çok seyredilen diziler ise Kurtlar Vadisi ve Asmalı Konak'tır.
[değiştir] Müzik
Türkiye'deki müzik türlerinin başlıcaları şunlardır: Türkçe Pop Müzik, Türk Halk Müziği (Türkçe, Alevi Müzikleri, Karadeniz rock, Pop gibi uzantıları), Türk Sanat Müziği, Tasavvuf, Alternatif, Rock, Anadolu rock, Metal, Film, Dizi Müzikleri, Türkçe dans, Türkçe Jazz, Türkçe Klasik Müzik, Türkçe RAP Müzik,potest müzik ve özgün müzik...
[değiştir] Spor
Türkiye'de en çok sevilen spor türü Futboldur. Futbol ligler halinde oynanmakta ve bunların en büyüğü Turkcell Süper Ligi'dir. Lig şampiyonu olabilmiş olan takımların üçü (Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe) İstanbul takımı, sadece bir tanesi (Trabzonspor) ise Anadolu takımıdır. Futbol kulüpleri Türkiye Futbol Federasyonu çatısı altında toplanmıştır.
Türkiye'de futbol son yıllarda kayda değer bir gelişme göstermiş, bunun uzantısı olarak, Ulusal Takımı 47 yıl aradan sonra Dünya Kupası'na katılma hakkı kazanmış ve Güney Kore Ulusal takımını yenerek tarihinin en büyük (dünya üçüncülüğü) başarısına imza atmıştır.
Türkiye nüfusunun % 27’sini 12-24 yaş grubu oluşturmaktadır. Geriye kalan orta yaş ve yaşlı nüfusu oluşturan grupla birlikte genç nüfusun spora olan ihtiyacı oldukça fazladır. Şöyle ki; günümüzde gerek bilim ve teknolojideki gelişmeler, gerekse tıp alanındaki gelişmeler ortalama yaşam sınırını yükseltmiştir. Böylece spor yapmaya olan ihtiyaç artmaktadır. Spora ihtiyaç gösteren grupların spor yapabilmesi ise öncelikle spor kulüpleri ile okullarda olabilmektedir. Ancak Türkiye’de spor kulübü sayısı, 1999 verilerine göre 5.988’dir. Bunun 4.828’i futbol branşında, 1.160’ı ise diğer spor branşlarında faaliyet göstermektedir. Yani, her 10.455 kişiye bir spor kulübü düşmekte, futbol branşı baz alındığında ise her 12.967 kişiye bir futbol spor kulübü düşmektedir. İl bazında ise, Uşak'ta 3874 kişiye bir spor kulübü düşerken, Ankara’da 14.004 kişiye, İstanbul’da 14.474 kişiye bir spor kulübü düşmektedir. Böylece, Ankara, İstanbul gibi büyük iller Türkiye ortalamasının altında kalmaktadır. Nüfusa göre spor kulübü başına düşen en fazla insan sayısı ise Kilis'te bulunmaktadır (36.681). Yine özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinden Kahramanmaraş, Mardin, Şırnak, Van, Şanlıurfa ve Diyarbakır'da da kulüp başına düşen insan sayısı oranları açısından iyi durumda değillerdir.
Almanya’da her dört kişiden biri spor kulüplerine üye iken(21 milyon kişi) 12 milyon kişi de spor kulüpleri dışında spor yapmaktadır ve bu ülkede spor örgütlerinin başarı kriteri sporu tüm nüfusa yaygınlaştırmaktır. Bu ülkelerde spor yapan insanların oranı genel nüfusun yarısına kadar ulaşırken, Türkiye'de bu oran sadece % 1-2 kadardır.
Mevcut spor federasyonlarının lisanslı sporcu sayısı 122.939’dur. Nüfusa göre sporcu oranı 509 iken bu oran futbol branşında 148’dir. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü ve Futbol Federasyonu'na kayıtlı toplam lisanslı sporcu sayısı 544.572’dir. Türkiye nüfusuna göre oranı ise 115’dir. Bu orana göre ülkemizde her 115 kişiden biri spor yapmaktadır. Nüfus başına düşen sporcu oranı en iyi durumdaki ilimiz Yalova’dır (37). İkinci olarak Kırklareli gelmektedir (55). Sayısal açıdan en kötü durumda olan illerimiz ise Diyarbakır (375) ve Şırnak (383) gözükmektedir. Bu arada İzmir ili nüfusu başına düşen sporcu sayısı 99, İstanbul ilinde 107, Ankara ilinde ise 153’tür. Bu verilere göre başkent Ankara dahi Türkiye ortalamasının altında kalmaktadır. 2000 yılında Galatasaray UEFA kupasını alarak ulusal arenada en büyük başarıya erişmiştir.Galatasaray ve Fenerbahçe Süper Ligde 16 şampiyonluk elde etmiştir.Türkiye Kupasını en çok kazanan takım 14 kupayla Galatasaray'dır. 2001 yılında Şampiyonlar Liginde çeyrek finale çıkmıştır. Milli takımın dünya kupasında ki başarıların alt yapısını oluşturmuştur.
[değiştir] Resmi tatiller
- 1 Ocak - Yılbaşı
- 23 Nisan - Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
- 19 Mayıs - Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı
- 30 Ağustos - Zafer Bayramı
- 29 Ekim - Cumhuriyet Bayramı
[değiştir] Dini bayramlar
- Ramazan Bayramı (3 gün)
- Kurban Bayramı (4 gün)
[değiştir] Türkiye fotoğrafları
Ölüdeniz-Fethiye-Muğla |
[değiştir] Ayrıca bakınız
[değiştir] Dış bağlantılar
- Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı
- Türkiye Büyük Millet Meclisi
- Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık
- Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı
- Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı
- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası
- Türkiye Folklörü ve Halk Müziği
- Şehir Şehir Türkiye Fotoğraf Galerisi - Foto Seyir
- Türkiye'den çeşitli resimler
- Turkey Blog
- Türkiye videoları
- Türkiye Ekonomisi Araştırmaları
- Google Maps'te Türkiye'nin görünümü
- Bilgi Türkiye
Türkiye Cumhuriyeti'nin İlleri | ||
---|---|---|
Adana | Adıyaman | Afyonkarahisar | Ağrı | Aksaray | Amasya | Ankara | Antalya | Ardahan | Artvin | Aydın | Balıkesir | Bartın | Batman| Bayburt | Bilecik | Bingöl | Bitlis | Bolu | Burdur | Bursa | Çanakkale | Çankırı | Çorum | Denizli | Diyarbakır | Düzce| Edirne | Elazığ | Erzincan | Erzurum | Eskişehir | Gaziantep | Giresun | Gümüşhane | Hakkari | Hatay | Iğdır | Isparta | İstanbul | İzmir | Kahramanmaraş | Karabük | Karaman | Kars | Kastamonu | Kayseri | Kırıkkale | Kırklareli | Kırşehir | Kilis | Kocaeli | Konya | Kütahya | Malatya | Manisa | Mardin | Mersin | Muğla | Muş | Nevşehir | Niğde | Ordu | Osmaniye | Rize | Sakarya | Samsun | Siirt | Sinop | Sivas | Şırnak | Tekirdağ | Tokat | Trabzon | Tunceli | Şanlıurfa | Uşak | Van | Yalova | Yozgat | Zonguldak |
2007'de birliğe katılması beklenen ülkeler: Bulgaristan • Romanya Diğer aday ülkeler: Türkiye • Hırvatistan • Makedonya Cumhuriyeti
Arnavutluk • Azerbaycan • Bulgaristan • Ermenistan • Gürcistan • Moldova • Romanya • Rusya • Sırbistan Karadağ • Türkiye • Ukrayna • Yunanistan
Gözlemciler: Almanya • Amerika Birleşik Devletleri • Beyaz Rusya • Çek Cumhuriyeti • Fransa • Hırvatistan • İsrail • İtalya • Polonya • Slovakya • Tunus
Afganistan • Arnavutluk • Azerbaycan • Bahreyn • Bangladeş • Benin • Birleşik Arap Emirlikleri • Brunei • Burkina Faso • Cezayir • Cibuti • Çad • Ekvator Ginesi • Endonezya • Fas • Fildişi Sahili • Filistin • Gabon • Gambiya • Gana • Gine Bissau • Guyana • İran • Irak • Ürdün • Kamerun • Katar • Kazakistan • Komor • Kuveyt • Kırgızistan • Libya • Lübnan • Malezya • Maldivler • Mali • Mısır • Moritanya • Mozambik • Nijer • Nijerya • Özbekistan • Pakistan • Senegal • Sierra Leone • Somali • Sudan • Surinam • Suriye • Suudi Arabistan • Tacikistan • Togo • Tunus • Türkiye • Türkmenistan • Uganda • Umman • Yemen
Gözlemciler: [[Resim:|22x20px|Bosna-Hersek]] Bosna ve Hersek • Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti • Orta Afrika Cumhuriyeti • Rusya • Tayland
Gözlemci Organizasyonlar: Afrika Birliği • Arap Birliği • Bağlantısızlar Hareketi • Birleşmiş Milletler • Ekonomik İşbirliği Örgütü
Türk Devletleri: Azerbaycan • Kazakistan • Kırgızistan • Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti • Özbekistan • Türkiye • Türkmenistan
Özerk Türk Devletleri: Altay • Başkırdistan • Çuvaşistan • Dağıstan • Doğu Türkistan • Dolgano-Nenet • Gagauzya • Hakasya • Kabardin-Balkar • Karaçay-Çerkes • Karakalpakistan • Kırım • Nahçıvan • Saha Yakutistan • Tataristan • Tuva
Diğer Türk Halkları: Suriye Türkleri • Türkmeneli • Batı Trakya • Nogaylar • Güney Türkistan • Şor Türkleri • Tofalar Türkleri • Ahıska Türkleri • Makedonya Türkleri • Kosova Türkleri • Sancak • Bulgaristan Türkleri • Romanya Türkleri • Rodos Türkleri • Stavropol Türkmenleri • Acaristan • Moğolistan Türkleri • Sarı Uygurlar • Salar Türkleri • Cehar Aymak • Hazaristan
Arnavutluk • Bosna ve Hersek • Cezayir • Fas • Filistin • Fransa • Hırvatistan • İspanya • İsrail • İtalya • Karadağ • Kıbrıs Rum Kesimi • Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti • Libya • Lübnan • Malta • Mısır • Monako • Slovenya • Suriye • Tunus • Türkiye • Yunanistan
Koordinatlar: 39° 10′ N, 35° 40′ O