Kırım Savaşı
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Kırım Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
|
|||||||
Taraflar | |||||||
Osmanlı İmparatorluğu Birleşik Krallık İkinci Fransız İmparatorluğu Sardinya Krallığı |
Rus Çarlığı | ||||||
Kumandanlar | |||||||
? | ? | ||||||
Kayıplar | |||||||
17,500 İngiliz
90,000 Fransız 35,000 Osmanlı 2,050 Sardinyalı |
100,000 Rus |
Kırım Savaşı, 1853-1856 yılları arasındaki Osmanlı-Rus Savaşıdır. İngiltere, Fransa ve Piyemote-Sardinia'nın Osmanlı tarafında savaşa dahil olmasıyla savaş, Avrupalı devletlerin Rusya'ya Avrupa ve Akdeniz dışında tutmak amacıyla verdiği bir savaş halini almıştır. Savaş, müttefik güçlerin zaferiyle bitmiştir.
Konu başlıkları |
[değiştir] Savaşın Sebepleri
Osmanlı Devleti ile Rusya arasında başlayan ve Avrupa devletlerinin iştiraki ile kollektif bir görünüm kazanan Kırım Savaşı'nın Osmanlı Devleti açısından iki ana sebebi vardır. Bunlardan Birincisi: Rusya'nın Osmanlı Devleti'ne karşı değişen politikası; İkincisi: kutsal yerler sorunudur.
Rusya, 1853 yılından itibaren Kavalalı Mehmet Ali Paşa bunalımı sırasında takip ettiği zayıf bir Osmanlı Devleti üzerinde etki alanı kurma politikasını bırakarak, bu devleti yıkma politikası takip etmeye başladı. Bunu gerçekleştirebilmek için de kutsal yerler sorununu kullandı. Osmanlı Devleti, Hristiyanlarca kutsal sayılan Kudüs ve çevresinde Katolik ve Ortodokslar'a çeşitli ayrıcalıklar tanımıştı. 1853 yılına gelindiğinde ayrıcalıklar konusunda Rusya ile Katolikliğin dünya çapında savunuculuğunu yapan Fransa çatışmaya başladılar. Bu durumu bahane eden ve asıl amacı "Hasta adam" gözüyle baktığı Osmanlı devleti'ne ve onun bekasına son vermek isteyen Rusya, İngiltere'ye mirasın paylaşılması teklifinde bulundu. Ancak, Osmanlı Devleti'nin toprak bütünlüğünün muhafazasından yana olan ingiltere bu teklifi kabul etmedi. Bunun üzerine Rusya, tek başına harekete geçerek, Osmanlı Devleti'ne bir ittifak teklifinde bulundu ve bu devletin sınırları içinde yaşayan Ortodokslar'ın koruyuculuğunun Rusya'ya bırakılmasını önerdi. Osmanlı Devleti İngilizlerin de desteğine güvenerek Rus isteklerini reddetti.
[değiştir] Savaşın Anlamı ve Önemi
(1) Kırım Savaşı, Osmanlı devletine yardım etmekten çok, Avrupa'nın siyasal statüsü ile ilgili idi.
(2) İngiltere için önemli olan husus, Avrupa'daki güç dengesiydi ve bunun İngiltere aleyhine bozulmasına izin verilemezdi.
(3) Bu nedenle, Avrupa'nın statükosu tek taraflı iradelerle değil, "Avrupa uyumu" içinde diplomasi yoluyla yapılmalıydı.
(4) Özellikle 1848 yılında çıkan Macar ayaklanmasının Rusya tarafından kanlı bir şekilde bastırılmasıyla yara alan Avrupa özgürlükleri korunmalı ve dengelerin Rusya'nın tek başına bozmasına göz yumulmamalıydı.
(5) Fransa'ya göre başarının anahtarı İngiltere ile anlaşmaktan geçiyordu ve Kırım Savaşı bunun için bir fırsattı.
(6) İngiltere ile Fransa'nın ortak düşüncesi ise Rusya'nın Avrupa dışında tutulmasıydı.
(7) Böylece Avrupa Büyük Devletleri Koalisyonu şu sonuçlan sağlayabilirdi:
- (a) Rusya, Avrupa dışında tutulabilir ve büyük devlet statüsünden indirilebilirdi.
- (b) Polonya (Lehistan) yeniden kurulabilirdi.
- (c) Osmanlı Devleti zamansız bir dağılmadan kurtulabilirdi.
- (ç) Fransa Avrupa'da yeniden üstün duruma gelebilirdi.
(8) Tüm bunlara karşı Prusya başta olmak üzere merkezi Avrupa devletleri bu düşüncelere karşıydı.
(9) Özellikle Avusturya, savaş sonunda yapılacak antlaşmadan ve ortaya çıkacak yeni statükodan endişeli idi.
(10) Kısacası; batılı devletler "neye" karşı savaşacaklarının bilincinde olmakla birlikte "ne" için savaşacaklarını tam bilmiyorlardı. Dolayısıyla, gerçek barış antlaşması hemen hemen hiçbir sorunu çözemedi.
(11) Rusya ile Batı Avrupa'nın arası gergindi.Yani bir nevi Soğuk savaş vardı.O aslında bir Rus-Türk savaşından çok Rus-Batı savaşı idi.
[değiştir] Savaşın Başlaması ve Gelişmesi
Rusya'nın İstanbul'da görevli elçisi Mençikof Rus isteklerinin reddedilmesi üzerine 19 Mayıs 1853'te İstanbul'dan ayrıldı.
Rus orduları savaş dahi ilan etmeden 22 Haziran 1853'de Eflak ve Boğdan'ı işgale başladılar. Çar, bu hareketinin bir savaş başlangıcı kabul edilmemesi gerektiğini açıkladı ve bu teşebbüsün bir güvenlik tedbiri olduğunu belirtti. Ancak, bu durum Avrupa'nın statüsünü değiştirmeye yönelikti. Bunun üzerine Avusturya'nın teklifi ile Viyana'da bir konferans toplandı. Fakat toplantıdan sonuç alınamadı. Bu sırada İstanbul'da, Rusya'ya karşı savaş ilanı için halk padişaha baskı yapmaya başladı. Ekim 1853'te Rusya'ya bir nota verildi ve Eflak ile Buğdan'ın 15 gün içinde boşaltılması istendi. Rusya bu notaya kayıtsız kaldı ve tanınan sürenin sonunda savaş fiilen başladı.
Savaşın başlangıcında Osmanlı ordusu Balkanlar'da başarılı oldu. Fakat, Batum'a yardım götüren Osmanlı donanması 30 Kasım 1853'te Rus donanması tarafından Sinop açıklarında ba-tırıldı. Ruslar'ın bu ani hareketi ve Karadeniz'de durum üstünlüğü sağlamaları Boğazlar'ı ve İstanbul'u tehlikeye düşürdü. Bu durum Avrupa devletlerini endişelendirdi. İngiltere ve Fransa devreye girerek tarafları uzlaştırmak istedi, ancak yapılan teklifi Rusya reddetti. Bunun üzerine Fransa ve İngiltere Rusya'ya bir ültimatom verdiler ve taraflardan şu isteklerde bulundular :
Rusya'dan :
(1) Eflak ve Buğdan'dan çekilmesi;
(2) Osmanlı Devletinin ülke bütünlüğüne riayet etmesi;
(3) Ortodoksların himayeciliği iddiasından vazgeçmesi istendi.
Osmanlı Devleti'nden de :
(1) Vatandaşlarına eşit haklar tanıması ve tatbik etmesi;
(2) Hristiyanlar'a olumsuz muamelede bulunulmaması ;
(3) Karma mahkemeler kurulması;
(4) Hristiyan tebaadan vergi alınmaması talep edildi.
Çar, ültimatomu ve istekleri kabul etmedi ve Rus ordusuna Tuna nehrini geçerek ilerleme emrini verdi. İngiltere ve Fransa, 12 Mart 1854'te Rusya'ya savaş ilan ettiler.
İngiltere ve Fransa Osmanlı Devleti lehine savaşa girerken Avrupa kamuoyunu tatmin edecek ve özel menfaatler sağlayacak tedbirleri almayı da ihmal etmediler. Bu maksatla 12 Mart 1854'te İstanbul'da; 10 Mayıs 1854'te Londra'da ve 14 Haziran 1854'te de; Avusturya ile antlaşmalar imzaladılar. Avusturya ile yapılan antlaşma Tuna eyaletlerinin Rus ordusundan boşaltılmasını öngörüyordu ve Avusturya, gerekirse asker göndermeyi taahhüt etmekteydi. Bu nedenle 15 Mart 1855'te Sardenya'da ittifaka katıldığını açıkladı.
Savaş devam ederken Osmanlı ülkesinin Epir, Etolya ve Teselya eyaletlerinde Rum halkının isyan hareketleri başladı. Yapılan ikazlar dikkate alınmadı ve bunun üzerine Fransızlar Pire limanına asker çıkararak Yunanistan'ı abluka altına aldılar. Bu hareket Yunanistan'ı tarafsızlığa mecbur etti ve Rusya da bir müttefiğini kaybetti.
Savaş Tuna, Kafkas ve Karadeniz'de yoğunluk kazandı. Tuna cephesinde durum önce Osmanlılar lehine gelişti. Fakat, bir süre sonra Rus ordusu Silistre'ye kadar ilerledi. Bunun üzerine İngiliz ve Fransızlar Gelibolu yarımadasına asker çıkardılar ve çıkan birlikleri Varna bölgesine sevkedildi. Bu sırada Avusturya'da Rusya'yı baskı altına aldı. Rus ordusu Silistre önlerinden çekilmeye mecbur kaldı. Müteakiben de Eflak ve Buğdan'ı tahliye ederek savunmaya geçti.
Müttefikler, Rusya'yı barışa zorlamak için Kırım yarımadasında da bir cephe açmaya karar verdiler. 20 Eylül 1854'te 30 bin Fransız, 21 bin İngiliz ve 60 bin Türk askerinden oluşan müttefik kuvveti 89 harp ve 267 nakliye gemisiyle Kırım'a çıkarıldı. Ancak Kırım Savaşı düşünüldüğü gibi kısa sürede tamamlanamadı. 1855 ilkbaharında 140 bin kişilik bir müttefik kuvveti daha bölgeye çıkarıldı. Ruslar mağlup oldu ve çekilmek zorunda kaldılar. Kafkas cephesinde ise Ruslar başarı kazandılar ve Kars'ı ele geçirmeye muvaffak oldular. Bu sırada Çar Nikola öldü, yerine geçen II. Aleksandr barış istemek zorunda kaldı. Barış şartlan Avusturya tarafından kendisine verilen bir ültimatomla bildirildi. II. Aleksandr istenen şartları esas tutarak barış teklifini kabul etti. Önce 15 Mayıs'dan 14 Haziran 1855'e kadar Viyana'da barış için hazırlık görüşmeleri yapıldı ve Paris Konferansı esasları tespit edildi.
[değiştir] Önemli muharebeler
[değiştir] Savaşın Sonuçları
Kağıt üzerinde, savaşın galiplerinden olan Osmanlı devleti, aslında savaştan çok büyük zarar alarak çıkmıştır. Çok pahalı olan bu savaşı yürütebilmek için Osmanlı devleti, ödeme yeteneğinin çok üstünde borç almıştır. Endüstrileşmeyi kaçırdığı için ekonomisi çağdışı kalmış olan devlet, bu borçların altından kalkamayacak ve 1881 yılında II. Abdülhamit döneminde Düyunu Umumiye idaresinin kurulmasıyla, Avrupalı devletlerin mali denetimi altına girip, yarı sömürge olacaktır.
Kırım Savaşı, İtalya birliğine giden yolu hızlandırmıştır. Savaşa asker göndererek İngiltere'nin sempatisi ve Fransa'nın etkin desteğini kazanan Piyemonte-Sardinya Krallığı, savaşı izleyen yıllarda İtalya birliğini kuracaktır.
Kırım Savaşı'nın sonunda ilan edilan Islahat Fermanı, Osmanlı reform hareketlerinde çok önemli bir yer tutar. Islahat Fermanı'nın amacı, imparatorluk içindeki herkese Osmanlı yurttaşlığı vererek, yasalar önünde dine bakılmaksızın eşitlik sağlamaktı. Islahat Fermanı ile, Batı'da dolaşan liberal düşünceler Osmanlı'ya girmeye başlayacaktır.
[değiştir] Kaynakça
Oral Sander, Siyasi Tarih, İmge Kitabevi, 13. Baskı ISBN 975-533-043-7
Çaldıran Savaşı - Mercidabık Savaşı - Ridaniye Savaşı - Mohaç Savaşı - Belgrad'ın Fethi - Preveze Deniz Savaşı - İnebahtı Deniz Savaşı
I. Viyana Kuşatması - II. Viyana Kuşatması- Navarin Deniz Savaşı - Kırım Savaşı - 93 Harbi - Trablusgarp Savaşı - Balkan Savaşları - I. Dünya Savaşı - Kurtuluş Savaşı - Kıbrıs Barış Harekâtı
Koyu olanlar birden fazla cephe içermektedir